TÜP MİDE AMELİYATI NEDİR NASIL YAPILIR?
Son yıllarda giderek artan şişmanlığa karşı tercih edilmeye başlanan popüler yöntem...
Genel Cerrahi Uzmanları Opr.Dr. Erdal Kayhan ve Opr.Dr Namik Yılmaz, Tüp Mide Ameliyatı hakkında tüm bilmek istedikleriniz ile alakalı açıklama yaptı.
Genel Cerrahi Uzmanı Opr. Dr. Erdal Kayhan ve Opr.Dr Namik Yılmaz, "Diyet ve egzersizle kilo veremeyen hastalara cerrahi tedavi önerilebilir. Cerrahi tedavinin amacı çok genişlemiş olan mideyi küçültmek olduğu gibi korkulması gereken bir ameliyat değildir” dediler.
Tüp mide ameliyatı nedir,ameliyat öncesi ve sonrasında neler yapılması gerektiği konusunda açıklamalarda bulunan Kayhan ve Yılmaz şunları söylediler:
TÜP MİDE (SLEEVE GASTREKTOMİ) HOME
Günümüzde obezite’nin cerrahi tedavisinde en sık yapılan ameliyatlardandır. Bu ameliyatta midenin yaklaşık 3/4’lük kısmı çıkarılarak mide adeta uzunlamasına tüp şekline getirilmektedir. Küçülen mide hacmi nedeniyle erken doyma olmakta ve kilo kaybına neden olmaktadır. Bu ameliyat ile midenin çoğunlukla fundus kısmından salgılanan Ghrelin (iştah hormonu) salgılanmasıda büyük oranda azalmaktadır. Ameliyat sonrası hormonal olarak iştahı azalan kişiler daha az yeme ihtiyacı hissetmektedirler.
TÜP MİDE AMELİYATI ILE İLGİLİ SIK KARŞILAŞILAN SORULAR
Tüp mide ameliyatı midenin ne kadarı çıkarılmaktadır?
Sleeve gastrektomi yada türkçe yaygın kullanılan adıyla ‘’Tüp Mide Ameliyatı’’ midenin uzunlamasına ¾’ünün çıkarıldığı bir ameliyattır. Bu ameliyatta çıkarılan mide 800 ml ile 2 litre arasında değişen hacimdedir. Diğer bir deyişle çıkarılan midenin hacmi 4 ile 10 su bardağı dolusu kadardır. Buna karşın kalan midenin hacmi ise 80-120 ml arasındadır. Bu miktar yaklaşık olatak bir su bardağının yarısı kadar hacimi ifade eder.
Tüp Mide Ameliyatında, 2 mekanizma ile kilo kaybı olmaktadır: Mide hacminin küçültülmesi ile mekanik bir kısıtlanma ve mide hareketlerinin azaltılmasına bağlı kilo kaybı, Ghrelin olarak bilinen bir maddeyi üreten mide dokusu çıkarıldığından hormonsal bir değişiklik meydana gelmesi sonucu kilo kaybı olur. Ghrelin midenin fundus denilen üst parçasındaki oksintik hücrelerce üretilen 28 amino-asitlik bir peptit proteindir. Beyindeki hipotalamus ya da pituiter bölgedeki reseptörlerinin aktivasyonu ile düzenlenen kuvvetli bir oreksijenik (iştah arttırıcı) bir peptittir. Mide fundusunun her bir gramında, oniki parmak bağırsağına göre 10-20 kat daha fazla ghrelin bulunmaktadır. Bir başka deyişle tüm vücutta salgılanan Ghrelin hormonunun % 80’i midenin Tüp Mide Ameliyatı ile çıkarılan Fundus dediğimiz kısmından salgılanmaktadır. Tüp Mide Ameliyatında Ghrelin üretilen midenin fundus bölgesi çıkarıldığından iştah da azalmış olur ve kilo kaybı meydana gelir.
TÜP MİDE AMELİYATININ DİĞER OBEZİTE AMELİYATLARINDAN FARKI NELERDİR?
Laparoskopik (Kapalı) olarak yapılabilir, böylelikle yara iyleşmesi daha hızlı olmakta, ağrı daha az olmakta, hastanede kalış süresi kısalmaktadır.
Midenin kapasitesi küçültülür fakat fonksiyonları değiştirilmediğinden birçok besin gurubunun az olarak tüketilmesine olanak sağlar.
Ghrelin (açlık hormonu) üretilen midenin fundus bölgesi çıkarıldığından iştah da azalmış olur ve kilo kaybı meydana gelir.
Pilor denilen ve gıdaların mideden yavaş ilerlemesini sağlayan ve böylece sindirimi kolaylaştıran kapak mekanizması korunduğu için dumping sendromu önlenir. Bu sendrom özellikle Mide By pass ameliyatında olabilmektedir. Besinler mideyi daha geç terk ettiği için daha uzun süre tokluk hissi yaşanır.
Bağırsak by pass’ından kaçınılarak; bağırsak tıkanıklığı, marjinal ülser, anemi, osteoporoz (kemik erimesi) , protein ve vitamin eksikliği riski ortadan kaldırılır
İkili ameliyatlar için uygun çok yüksek VKİ ne sahip hastalarda (VKİ> 50 kg/m2) ilk aşama ameliyat için çok etkili sonuçlar verir.
Crohn hastalığı gibi kronik barsak hastalığı olanlarda bağırsak bypassı yüksek risk taşımaktadır. Böyle hastalarda Tüp mide ameliyatı rahatlıkla yapılabilir.
Tüp mide ameliyatı geri dönüşümü kısman olabilen bir ameliyattı. Bu ameliyattan 8-10 yıl sonar azda olsa tekrar kilo alımı olabilir. Bu durumda ikinci bir ameliyat ile bypassa ve doudenal switche+ Biliopankretaik diversiyon ameliyatına çevrilebilir ve kisi tekrar kilo verir.
TÜP MİDE AMELİYATININ DEZAVANTAJLARI NELERDİR?
Tüp Mide ameliyatı ile beklenen kilo kaybı çoğunlıkla sağlanabilmektedir. Ancak özellikle ‘’Sweet Eater’’ denilen ve tatlı gıdalara düşkünlüğü olan kişilerde ideal kiloya ulaşılamayabilir. Bu durumda ya bir diyetisyen kontrolünde beslenme alışkanlığı değiştirilmeli veya by mide by passı yada duodenal switche gibi diversiyon ameliyatları uygulanabilmektedir. Böylece tekrar kilo kaybı sağlanır.
Tüp Mide Ameliyatı ile Şeker hastalığı % 40-60 oranında Hipertansiyon % 60-70 oranında düzelmekte ve kişinin ilaç kullanmasına gerek kalmamaktadır. Ancak, bu tür kronik hastalıklarda Mide By Pası denile, Roux-en-Y ameliyatı yada başka bir versiyonu olan Mini Gastrik By Pass çok daha etkili olarak % 90 ilaçlara ihtiyaç kalmamaktadır.
SLEEVE GASTREKTOMİ (TÜP MİDE) AMELİYATI SONRASI KİLO KAYBI NASIL SEYRETMEKTEDİR?
Bu ameliyat sonrası kişiden kişiye ufak farklılıklar olmakla birlikte ilk ay 15 Kg kadar kilo kaybı olmaktadır. Takip eden 2. ayda 10 Kg kayıp, 3. Ay 5-6 Kg ve sonraki aylarda ise ayda 4-5 Kg kilo kaybı olmaktadır. Zaten çok hızlı kilo kaybı olması istenmez. Çok hızlı kilo kaybı ciltte özellikle 150 Kg’ın üzerindeki kişilerde kısmen sarkmalara neden olabilmektedir. Ayrıca hızlı kilo kaybı vücudun vitamin ve mineral dengesinide olumsuz etkileyebilmektedir. Amaç 2 yılda ideal kiloya ulaşmak 6 ayda ideal kilonun % 70-80’ine ulaşmak olmalıdır.
SLEEVE GASTREKTOMİ (TÜP MİDE) AMELİYATI SONRASI BESLENME NASIL OLMALIDIR?
Ameliyat sonrası ilk gün renkli bir sıvı içirilerek ‘’leakage’’ yani kaçak testi yapılmaktadır. Kaçak ihtimali çok düşükte olsa bu test ile emin olduktan sonra öncelikle yudum yudum su ve takiben meyve suyu, tanesiz hoşaf, komposto ve meyve çayları başlanmaktadır. 2. Gün yine tanesiz çorba, 3. Gün ayran ve yoğurt başlanmaktadır. Kişinin uyumuna göre bu beslanme rejimine hergün ilave gıdalar eklenmektedir. Bir hafta olunca haşlanmış sebze ve meyveler alınabilmektedir. .İkinci hafta rafadan yumurta, 3. Hafta balık, 4. Hafta ise kıymalı yemekler yanilebilmektedir. Ameliyattan sonra 6 hafta geçtiğinde ise çikolata hariç her türlü gıda serbest edilmektedir.
SLEEVE GASTREKTOMİ (TÜP MİDE) AMELİYATINDAN SONRA BURUNDAN SONDA TAKILIYOR MU?
Tüp mide ameliyatında buruna sonda takılmamaktadır. Biz bunun hasta konforunu bozmakta olduğunu ve fayda da sağlamadığını düşünüyoruz. Ancak, bu durum obezite hekiminin tercihine ve tıbbi yaklaşımına bağlıdır.
SLEEVE GASTREKTOMİ (TÜP MİDE) AMELİYATI SONRASI KİLO VERİP, TEKRAR ALMAYA BAŞLANIRSA NE YAPMAK GEREKİR?
Tüp mide ameliyatı uzun dönem etkili kilo kaybı sağlamakla birlikte nadirende olsa yıllar sonra kilo vermenin durması, hatta bir miktar tekrar kilo alma olabilir.Bu durumda tüp mide nedeniyle küçültülen mide hacminin tekrar büyümeye başlamış olabilir. Skopi cihazı ya da Tomografi cihazıyla ağızda ilaç verilerek elde edilen görüntüler eşliğinde midenin büyüyüp büyümediği anlaşılmaya çalışılır. Eğer Mide büyümüş ise Gastrik By Pass (Mide Bay Pas’ı) veya Mini Gastrik By Pass ameliyatı yapılarak kilo alımının önüne geçilir.
Tüp Mide Ameliyatının Riskleri Nelerdir?
Her cerrahi işlemde olduğu gibi Tüp Mide ameliyatlarında da potansiyel riskler ve potansiyel komplikasyonlar vardır. Obezite ameliyatları uzun yıllardır bu konuda deneyimli ve bilgi birikimi olan ozezite cerrahı tarafından yapılması riskleri ve sonradan yaşanacak sorunları azaltmaktadır. Obezite ameliyatlarından Tüp Mide ameliyatında karşılaşılabilecek riskler şunlardır;
OBEZİTE AMELİYATI OLAN HASTALARDA GÖRÜLEBİLECEK GENEL RİSKLER
Kaçak Oluşması; Obezite ameliyatları titanyumdan yapılmış stapler denilen aletlerle yapılmaktadır Eğer bu stapler hattı bozulur ve sızıntı yaparsa, karın zarı iltihaplanması, enfeksiyon ve apse riski vardır. Yapılan bilimsel yayınlarda kaçak riski %2 ile 4 arasında değişen oranlarda bildirilmektedir. Ameliyatta ve ameliyattan sonra ağızdan beslenmeye geçmeden önce ağız yoluyla mideye doldurulan renkli sıvılarla sızıntı olup olmadığı kontrol edilmektedir. Eğer sızıntı var veya şüpheli ise ameliyatta fark edilmiş ise kolaylıkla onarılmaktadır. Ancak, ameliyattan sonra ağızdan gıda alımı öncesi veya beslenme başladıktan sonra fark edilmiş ise endoskopi cihazı ile mideye içerden zımba veya stent konularak tedavi edilebilmektedir.
Zımba Hatında (Stapler Hattında) Kanama Oluşması; Stapler hattında %1 den az olsada kanama riski bulunmaktadır.Genellikle herhangi bir işleme gerek kalmadan kendi kendine iyleşebilir. Ameliyat bitiminde karın içine bir dren konmakta ve dışarıdaki ucuna toplayıcı bir rezervuar takılmaktadır. Eğer bu rezervuara fazla miktarda kan birikir ise kanama şüphesi olabilir. Bu durumda kan vermek gerekebilir. Ancak böyle bir durum çok nadirdir.
Enfeksiyon; Özellikle Diabetes Mellitus ‘’Şeker Hastalığı’’ olan kişilerde bu riskla karşılaşılabilir. Bu durumda enfeksiyon antibiyotik ve drenaj yöntemleri ile control altına alınmaktadır.Ayrıca, bu hastalarda diğer systemlere ait yara, idraryolu ve akciğer enfeksiyonları gelişebilir.
Emboli; Obezite emboli (pıhtı) oluşması riskini artırmaktadır. Obez birat başka bir ameliyatta olsa aynı risk söz konusudur. Emboli riski ölümcül olabilir ve bu risk ameliyatdan sonra 20 gün devam eder. Obezite cerrahisinden sonra bu risk %1 den azdır. Bunlarla birlikte en önemli ve ciddi komplikasyondur; ani ölümlere neden olabilir. Emboli riskini en aza indirmek için kan sulandırıcıları ameliyattan 12 saat önce cilt altına iğne yapılarak başlanmakta ve en az 5 gün devam edilmektedir. Ancak, süper obez dediğimiz ve vücut kitle indeksi 50’nin üzerinde olan kişilerde 10 gün kadar kan sulandırıcı ilaçlara devam edilebilmektedir.Emboli riskini azaltmak için diğer bir uygulama da emboli çorapları (yada emboli makineleri) giydirilmesidir.
Solunum Problemleri; Özellikle sigara içen bireylerde zaten azalmış olan akciğer kapasitesi nedeniyle solunum problemleri yaşanabilmaktadir. Bu nedenle ameliyattan en az 1 hafta önce sigaranın bırakılması telkin edilmektedir. Solunum problemlerinin önüne geçmek ve balgamı erken atmak için ereken yürüyüş ve solunum jimnastikleri yapılmaktadır. Solunumu güçlendirici trifle gibi cihazlarda yararlanılmaktadır.
İnsizyonel Fıtıklar; Özellikle Tüp mide ameliyatında midenin çıkarıldığı delik birazca büyük olduğu için fıtık için risk taşıyabilmektedir. Bu risk % 1’den azdır. Fıtık oluşumunun önüne geçmek için kesi hattı dikilmektedir.
İnce bağırsak tıkanması; Açık bariatrik cerrahi sonrasında skar dokusu etrafındaki katlanma (yapışma) ince bağırsak geçişlerini bloke edebilir. Bağırsak tıkanmalarının diğer bir nedeni ise insizyonel fıtıklardır. Laparoskopik bariatrik cerrahi sonrasında bağırsak tıkanma riski çok düşüktür. Bununla birlikte oluşabilecek sorunlar yine laparoskopik olarak tamir edilebilir.
Organ yaralanmaları; Dalak, karaciğer ve barsaklar ameliyat shasına yakın oldukları için ameliyat esnasında yaralanabilirler. Eğer ameliyat sırasında yaralanma fark edilmiş ise cerrahi olarak tedavi edilir, ancak dalak yaralanması kontrol altına alınamıyor ise dalağın alınması (Splenektomi) yapmak gerekebilir.
Bağırsak Delinmeleri; Ameliyat sırasında mide ve barsaklarda delinme veya yralanmalar olabilir. Eğer delinme gerçekleşirse laparoskopik olarak onarılır. Ancak, bu durum farkedilemezse ileri cerrahi teknikleri vede yoğun bakım gerektiren bir tedavi söz konusu olmaktadır. Böyle durumlarda hayatı tehlike söz konusudur.
Ölüm; Laparoskopik Sleeve Gastrektomi (Tüp Mide) ameliyatında ölüm riski 1/1000 dür. Bu risk örnegin apandisit ameliyatı yada safra kesesi ameliyatındaki riske yakındır. Doğaldırki anestezi altında yapılan her ameliyatın düşükte olsa riski vardır. Bu risk obezite ameliyatında Kabul edilebilir oranlardadır.
SLEEVE GASTREKTOMİ ( TÜP MİDE ) AMELİYATI İÇİN ÖZEL RİSKLER;
Vitamin – Mineral Eksikliği; Sleeve Gastrektomi (Tüp Mide ) ameiyatlarında bağırsak anatomisi herhangi bir şekilde değiştirilmediği için vitamin ve mineral eksikliğine neden çok nadiren görülür. Bunun önüne geçmek için vitamin tabletleri reçete edilmektedir. Özellikle B1, B12 ve D vitamini eksikliği diğer vitaminlere göre daha sık karşılaşılmaktadır. Obezite ameliyatı sonrası düzenli kontrollere gelerek bu vitamin ve eser elementlerin ölçümleri yapılmalıdır.
SAÇ DÖKÜLMESİ; Obezite ameliyatlarından birkaç ay sonra hızlı kilo vermeye bağlı olarak saç tellerinde incelme ve hafif şaç dökülmesi görülebilir. Bu genellikle geçici bir problemdir. Nedeni ise yetersiz protein alımı ve eser elementlerin eksikliğine bağlıdır. Bu durumla hemen hemen hiç karşılaşmamaktayız.
Kilo Vermede Başarısızlık; Obezite ameliyatlarında sonar kilo vermede nadirende olsa başarısızlılar olabilmektedir Özellikle Sweet Eater denilen tatlı gıda düşkünlüğü olan kişilerde karşılaşılan bir durumdur. Bu nedenle tatlı gıda düşkünlüğü olanlarda daha etkili kilo kaybı sağlayabilen by pass ameliyatları tercih edilmektedir.
SARKMA; Bu genellikle karşılaşılan bir problemdir. Yüksek miktarda kilo kaybının akabinde ciltde sarkmalar ve buruşmalar olabilir. Verilen kilonun miktarı, cildin esnekliği, yaş, yapılan sporlar sarmalarının miktarını etkilemektedir. Gerekli durumlarda kliniğimizde hastalarımıza plastik ve rekonstrüktif cerrahi ameliyatları yapılmaktadır. Bu ameliyatlar için uzman bir plastik ve rekonstrüktif cerrah ekibimizde bulunmaktadır.
KAPALI AMELİYATIN AÇIK AMELİYATA DÖNÜŞTÜRÜLMESİ; Kapalı başlanan ameliyatlar zaman zaman güvenlik nedeni ile açık ameliyata dönüştürülebilir.
TÜP MİDE AMELİYATINDAN SONRA NE KADAR KİLO VEREBİLİRİM?
Tüp mide ameliyatından sonrası 2 yıllık dönemde fazla kilolarının tamamını vermesi beklenir. Kilo vermedeki başarı hastanın ameliyat sonrası diyet ve egzersiz programına uyması ile doğru orantılıdır. Tüp mide ameliyatından önce 130 kg olan bir kişinin 6 ayda 40-45 kg kaybetmesi beklenir. Bu ameliyattan sonra ilk ay 15 kg, 2. Ay 8-10 kg, 3. Ay 5-6 kg ve takip eden aylarda 4-5 kg kaybetmesi normal bir süreçtir.
TÜP MİDE AMELİYATI BENİM İÇİN UYGUN AMELİYAT MI?
Dünya obezite Cerrahisi Derneği obezite ameliyatı için bazı önerilerde bulunmuştur. Buna göre Obezite ameliyatları,Vücut Kitle İndeksi 35 Kg/m2’den fazla olup, şeker hastalığı, polikistik over, reflü özofajit, hipertansiyon gibi yandaş hastalığı olan yada vücut kitle indeksi 40 Kg/m2’nin üzerinde olan kişilerde önerilen bir ameliyattır. Kilo kriterlerinin yanında ileri düzeyde psikiyatrik bozukluk olmaması gerekir. Sweet Eater dediğimiz kişilerde mide by pass’ı ameliyatları önerilir. Ayrıca son yıllarda bu sınırlar kısmen esnemiş olsa da 16 yaşından büyük ve altmış beş yaşından küçük olmak gerekmektedir.
AMELIYAT ÖNCESI HAZIRLIK;
Tüp mide ameliyatı için nasıl bir süreçten geçilmektedir?
Obezite ameliyatı için sıra beklemenize gerek yoktur. İlk muayeneden sonar bazı kan tetkikleri yapılır. 40 yaşından büyüklerde akciğer grafisi ve kalp elektrografiside çekilir. Obezite cerrahının muayenesinden sonar Endokrinoloji ve Anestezi uzmanlarıda hastayı görmektedir.
TÜP MİDE AMELİYATINDAN ÖNCE SİGARAYI NE ZAMAN BIRAKMAM GEREKİR?
Tüp mide ameliyatından önce akciğer sorunlarıyla karşılaşmamak için en az bir hafta önce sigarayı bırakmak gerekir.
TÜP MİDE AMELİYATINDAN ÖNCE ALKOLÜ BIRAKMAK GEREKİR Mİ?
Alkol özellikle karaciğper üzerine zararlı etki göstermektedir. Anestezi ilaçlarıda karaciğere zararlı etkiler gösterebildiği için ameliyattan 15 gün önce alkolün bırakılması önerilir.
TÜP MİDE AMELİYATI NE KADAR SÜRMEKTEDİR?
Tüp mide ameliyatları genellikle 30-75 dk kadar sürmektedir. Hastanın ameliyata hazırlanması ve uyutulması yarım saat ve hastanın ameliyatdan sonra uydandırılması da yarım saat kadar sürmektedir.
EMBOLİ İÇİN NE TÜR ÖNLEM ALINIR?
Obezite ameliyatlarının en büyük risklerinden biri emboli yani pıhtı atmasıdır.Bu riski en az düzeye indirmek için emboli ameliyat önvesi başlanan kan sulandırıcılarına devam edilmekte ve ameliyat öncesi emboli çorapları giydirilmektedir.
TÜP MİDE AMELİYATINDAN ÖNCE İDRAR SONDASI TAKILIR MI?
Tüm obezite ameliyatlarından önce idrar sondası takılarak böbreklerin çalışması ve sıvı takibi yapılır.
AMELİYAT EKİBİNDE KİMLER VARDIR?
Obezite Cerrahı
Genel Cerrah
Anestezi Doktoru
Anestezi Hemşiresi
Ameliyat Teknisyeni
Yardımcı Personel
TÜP MİDE AMELİYATINDAN SONRA UYANMAM NE KADAR SÜRER?
Tüp mide ameliyatlarından sonra hastaya göre değişmekle birlikte uyanma odasında yaklaşık yarım saatte hastanın kendine gelmesi beklenir.
TÜP MİDE AMELİYATINDAN SONRA ÇOK AĞRIM OLUR MU?
Obezite ameliyatları laparoskopik yani kapalı yöntemle yapıldığı için şiddetli ağrı olmaz. Ayrıca, ameliyatın hemen sonrasında ameliyathaneden henüz çıkmadan ağrı kesiciler yapılmaktadır. Ağrı kesicilerin hastaya etki etme süresi boyunca; hastadan hastaya değişecek ağrı eşiği dozunda bir miktar ağrı olabilmektedir.
TÜP MİDE AMELİYATINDAN SONRA REFAKATÇİYE İHTİYACIM OLACAK MI?
Obezite ameliyatından sonar özellikle ilk bir kaç gün hastanın yanında refakatçi bulunmasını tavsiye etmekteyiz.
TÜP MİDE AMELİYATINDA DREN TAKILIR MI?
Bütün obezite ameliyatlarından sonra diren takılmaktadır. Diren 4-5 gün sonra çekilir. Diren çekme acısız bir işlemdir.
TÜP MİDE AMELİYATINDAN SONRA NE KADAR HASTANEDE KALIRIM?
Tüp mide ameliyatlarından sonra hastanede kalış süresi hastanın iyileşme sürecine bağlı olarak değişkenlik gösterse de genellikle 3 ile beş gün arasında değişmektedir.
AMELİYAT SONRASI YOĞUN BAKIMDA KALMAM GEREKİR Mİ?
Obezite ameliyatları sonrası yoğun bakım ihtiyacı Anestezi uzmanı ile birlikte verilen bir karardır. Bizim ekibimiz yoğun bakıma nadirek gerek görmektedir. Hasta ameliyattan sonra uyanma odasında kendine geldikten sonar servise yatağına alınmaktadır.
TÜP MİDE AMELİYATINDAN NE KADAR SONRA HAMİLE KALABİLİRİM?
Tüp mide ameliyatından sonra ideal kiloya ulaşılan 2. yıldan sonar hamilelik önerilmekle birlikte daha önce hamile kalmanın hiç sakıncası yoktur. Önemli olan hamilelik dönemine vitamin, mineral eksikliği girilmesi ve bu dönmedede bunun devam ettirilmesidir.
TÜP MİDE AMELİYATINDAN NE KADAR SONRA CİNSEL YAŞANTIMA DEVAM EDEBİLİRİM?
Obezite ameliyatlarından sonar iyileşme sürecinin devam ettiği ilk 2 hafta da cinsel aktivitedan uzak durulması gerekmektedir.
TÜP MİDE AMELİYATINDAN SONRA KİLO VERMEM NE KADAR SÜRE DEVAM EDER?
Tüp mide ameliyatlarından sonra kilo verme yaklaşık 2 sene kadar devam etmektedir. Bazı durumlarda hastalar fazla kilolarını bu süreç tamamlamadan verebilmekte ve kilo vermeleri daha erken dönemlerde durabilmektedir. İdeal olanı yavaş ancak düzenli kilo vermektir.
AMELİYAT SONRASI İSTİRAHAT İÇİN RAPOR ALABİLİR MİYİM?
Tüp mide ameliyatlarından sonar uygun bir süre için istirahat raporu verilmektedir.
Facebook'ta Paylaş Twitter'da Paylaş