Metin, “Üreticiye TARSİM şart”

• 22 Ekim 2018
• 701

Geçtiğimiz günlerde Hatıplar Mahallesi’nde meydana gelen yangında, bir ağılın tamamen yanması ve 351 küçükbaş hayvanın telef olması, TARSİM’in (Tarım Sigortaları Havuzu) önemini bir kez daha göz önüne serdi. Üreticinin yaklaşık 1 kilo et fiyatına sigortalatabileceği küçükbaş hayvan nedeniyle karşılaştığı zarar yüzbinlerle ifade ediliyor.

Her fırsatta hayvan üreticisi ve çiftçiyi bilinçlendirmeye çalıştıklarını ifade eden Manavgat Ziraat Odası Başkanı Rasim Metin, “Doğal afetlerin ne zaman ve nasıl olacağını kimse bilemez, bölgemizde son yıllarda birçok afet yaşanmasına rağmen maalesef üreticimiz ve çiftçilerimiz TARSİM’e yeterince ilgi göstermiyor” dedi.

ÖMER KARÇA

Manavgat’ta son günlerde yaşanan en üzücü hadiselerden birisi de Hatıplar Mahallesinde meydana gelen yangında telef olan 351 küçükbaş hayvan haberiydi. Olay, hayvan üreticisinin maddi ve manevi zararına karşın, Manavgat halkında da derin üzüntüye sebep oldu.

Ancak bu olay bir şeyi daha gösterdi, TARSİM’in hayvan üreticisi ve çifti için ne kadar önemli olduğunu. Ağılını TARSİM sigortası yaptırmayan ağıl sahibi, eğer ki yaptırmış olsaydı, 351 küçükbaş hayvanı için 12 bin 600 lira prim ödemesine karşılık, zararını kesintiler sonrasında yüzde 80-90 oranında karşılayabilecekti.

Olay yerini incelediğini ve gördüğü manzara karşısında gözyaşlarını tutmakta zorlandığını ifade eden Manavgat Ziraat Odası Başkanı Rasim Metin, “İnsan olsun olmasın bir canlının diri diri yanması kadar vahim ve acı verici bir olay olamaz. Diğer yandan üreticinin uğradığı maddi zararı da düşününce, ortada yok olan bir servet olduğunu görüyorsunuz” dedi.

Devletin, hayvan üreticisi ve çiftçilerin zarara uğramaması, bir yılın emeğinin heba olmaması için Tarım Sigortaları Havuzu sistemini kurduğunu hatırlatan Metin, “TARSİM, hayvan üreticisi ve çiftçinin kara gün dostudur. Eğer burada bu üreticimiz hayvanlarını TARSİM sigortası yaptırmış olsaydı, 351 küçükbaş hayvan için adet başına 900 liradan hesaplarsak toplamda 25 bin 200 lira tutan primin, devlet desteği kapsamında yüzde 50’si olan 12 bin 600 lirayı ödeyecek, karşılığında da zarara uğradığı zaman, teminat bedeli olan 315 bin liranın kesintiler sonrasında yüzde 80-90 civarında, zararını karşılayacaktı. Yani neredeyse bir küçükbaş hayvanı 35 lira civarında olan bir kilo et fiyatına sigortalatabilecekken, telef olması yüzünden bir servet yok oldu diyebiliriz” diye konuştu.

Yetiştirilen hayvanın, ekilen ürünün değerini korumak için TARSİM sigortasının yapılması gerektiğine vurgu yapan Ziraat Odası Başkanı Rasim Metin, “Doğal afetlerden zarar görmemek için üretici ve çiftçilerimizin TARSİM sigortası yaptırması gerekmekte. TARSİM çiftçimizin bel kemiğidir. Manavgat bazına maalesef üreticilerimizin TARSİM sigortasına ilgisi yeterli değil. Son zamanlarda özellikle narenciye üreticilerinde bir artış söz konusu ancak genel olarak bakacak olursak Manavgat’ta sigortalı sayısı birkaç yüzü geçmiyor” dedi.

HAYVANDA YANGIN VE İNFİLAKA KARŞI TARSİM

Manavgatlı hayvan üreticileri ve çiftçileri TARSİM konusunda bilinçlendirmek amacıyla mahallelerde çalışma yaptıklarını, aynı zamanda da Manavgat Ziraat Odası’nın TARSİM acentesi olduğunu hatırlatan Metin, “Ziraat Mühendisi arkadaşlarımız arazi çalışmaları ve mahalle ziyaretlerinde üreticilerle bire bir konuşarak TARSİM’in önemini ve neden sigorta yaptırmaları gerektiğini anlatıyor. Bölgemizde sıklıkla don, dolu olayları yaşanıyor. Bunlar da TARSİM’in kapsamında olduğu için çiftçilerimizin mutlaka zararlarını karşılamaları için sigortalarını yaptırmalarını tavsiye ediyoruz” diye konuştu. Gündoğdu’da yaşanan sel afetinde bir sera üreticisinin yaşadığı sıkıntıyı dile getiren Metin, üreticinin sigortalı olmadığı için 4 milyon lira civarında bir zarara uğradığını da ifade etti.

Tüm TARSİM sigortalarında poliçeye esas olan pirimin yüzde 50’sinin devlet tarafından karşılandığının altını çizen Rasim Metin, bitkisel ürünlerde TARSİM sigortasının; dolu, fırtına, hortum, yangın, deprem, heyelan, sel ve su baskını risklerinin neden olduğu miktar kaybını, yaş meyve, sebze ve kesme çiçekler için doludan kaynaklanan kalite kaybını, meyvelerde don riskinin neden olduğu miktar kaybını kapsadığını söyledi. Seraların da sigorta kapsamında olduğunu ifade eden Metin, “Sera yapı malzemeleri, içindeki teknik donanım ve serada yetiştirilen bitkisel ürünler için dolu, deprem, taşıt çarpması ile fırtına, hortum, yangın, heyelan, sel ve su baskını, kar ve dolu ağırlığı riskleri, teminat kapsamına alınabilmektedir” diye konuştu. (Haber Merkezi)