CHP, Manavgat’ta zeytin çalıştayı düzenledi

• 18 Ekim 2022
• 352

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Antalya İl Başkanlığı, Manavgat Belediyesi Atatürk Kültür Merkezi’nde Zeytin Çalıştayı düzenledi. Çalıştayda Antalya genelinde zeytin üreticiliği, zeytinyağı üretimi ve üreticilerin sorunları hakkında görüş alışverişinde bulunuldu.

CHP Antalya İl Başkanlığı tarafından Manavgat’ta düzenlenen zeytin çalıştayında, zeytin ve zeytinyağı üretiminin sorunları ve çözüm yolları, ticareti ve kooperatifçilik üzerine görüş alışverişinde bulunuldu. Atatürk Kültür Merkezi’nde yapılan çalıştayın açılış konuşmasını CHP Antalya İl Başkanı Nuri Cengiz, CHP Antalya İl Tarım Komisyonu Başkanı Vahap Tuncer ve Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen yaparken, CHP Antalya Milletvekilleri Çetin Osman Budak, Rafet Zeybek ve Aydın Özer ile CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbağ birer konuşma yaptılar.

Çalıştayda konuşan Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen, geçen yıl Manavgat’ta yaşanan orman yangınına değinerek, “Yerleşim alanlarının etrafının en başta zeytin, incir, keçiboynuzu, defne gibi 4-5 yılda ürünlerle bezenecek ağaçlarla bezenmesi gerektiğini ifade ettik. Bunun Kooperatifler eliyle elinden işinden, ekonomisinden olan köylüye yeniden bir şans vereceğini ifade etmeye çalıştık. Ama bugün geldiğimiz noktada henüz bir mesafe kat edildiği kanaatinde değilim” diye konuştu. Muz seraları hakkında da görüş bildiren Sözen, “Bir belediye başkanı olarak bunun nereye kadar gideceğini bilmiyorum. Bunun belirli bölgelerde, lokasyonlarda sınırlı kalmasını talep ederken, planlı alanlarda da muz serası yapılabilir yönetmeliği çıkarıldı. Bunların bu vesile ile yeniden irdelenmesi gerektiğine bütün kalbimle inanıyorum” dedi.

Sözen’in ardından konuşan CHP Antalya Milletvekili Çetin Osman Budak ise yaptığı konuşmada, “Antalya’da buluntularda 6 bin öncesinden tarım, zeytin tarımının yapıldığının kanıtları var. Hatta Akdeniz çanağından dünyaya zeytin ihracatı var. Çok önemli limanlarımız var Patara, Phasilis gibi. Buradan, yetiştirilen zeytinlerin dünyaya ihraç edildiğini biliyoruz.

Son 10 yılda, 2010 yılından itibaren 770 bin hektar civarında olan zeytin ağacı varlığımız günümüzde 1 milyon dönümlük bir alana kavuşmuş. Peki, bu tarım ne kadar planlı, ne kadar stratejik öneme haiz, benim milletvekilliğim döneminde bu zeytinlik alanlarını talan etmek üzere benim bildiğim 7, 7 defa kanun getirildi, taslak getirildi. Bizim Cumhuriyet Halk Partili ve diğer muhalefet partilerinin direnciyle geri püskürtüldü. 8’incisinden Allah korusun, çünkü zeytinlik alanlarının hepsi denizi görür ve o alanlar rant uğruna feda edilebilir.

Birde bu maden ocakları, oralarda yapılacak sanayi işleri, ciddi bir talan var. Diyebilirsiniz bu sanayi yatırımı da yapılacak, bu madenler de çıkarılacak. Biz demiyoruz ki madenler çıkarılmasın, tabi ki sanayiye yatırım yapılsın. Ama bu hunharca yapılmasın. Bunun yolları var, hatta Antalya gibi yerlerde yer altındaki zenginlikler yer üstündekinden daha değerli değil. Buralar son derece önemli ve çocuklarımıza miras bırakabileceğimiz alanlar. Dolayısıyla madencilikte yapılsın ama vahşice yapılmasın. Bunun yolları var bu yolları biz öneriyoruz. O zaman ilk önce insanların beslenmesi önemliyse zeytin o kadar önemli, zeytinyağı o kadar önemli. Küçük bir zeytin bahçesi olarak söylüyorum geleceğimiz zeytin, geleceğimiz zeytinyağı. Antalya’nın hinterlandında birçok tarım ürününün yetiştirildiği alanları korumamız gerekiyor” dedi.

Türkiye’nin sanayi devrimini kaçırdığını ancak tarımda dünyada 1 numara olabileceğini ifade eden CHP Antalya Milletvekili Rafet Zeybek ise, “Biz sanayi devrimini kaçırdık. Elbette kendimize yetecek kadar sanayimizi yapacağız. Ama özellikle batı da sanayiyle rekabet etme gücünü maalesef yıllar önce yitirmişiz. Ama tarımda 1 numara olma ihtimalimiz var. Bir ülkede tarımı ayakta tutmanın ya da çiftçinin daha fazla üretmesinin yolu şüphesiz devlet desteğidir. Maalesef Türkiye’de bugüne kadar çiftçilerimiz yeterli destek almadı. Sadece son 20 yıldır ithal etmeye yönelerek çiftçileri üretmekten gerçekten alıkoydular. Çok geniz alanlarımız maalesef üretim alanı dışında kaldı. Bunun için biz diyoruz ki maliyet artı makul kar eşittir taban fiyat. Bunun üstünde satabilen vatandaşlar elbette bunu satacak ama çiftçi asla zarar etmeyecek şekilde makul karının garantisi devlet olmalıdır” diye konuştu.

Antalya bölgesinde zeytinciliğinde halkın ancak kendisine yetecek kadar ürettiğini belirten CHP Antalya Milletvekili Aydın Özer ise yaptığı konuşmada şunları söyledi, “Zeytin üretiminde birinci sırada olan İspanya en büyük ithalatçıysa bunu oturup düşünmemiz lazım. Bugün dünyanın en büyük fındık üreticisiyken fındığımızı bedavaya satıp tekraren işlenmiş olarak aldığımız İtalya eğer bu işin kararını veriyorsa oturup bir düşünmemiz lazım. Bölgede zeytincilik var, insanlık tarihi kadar eski, Akdeniz’in en sağlıklı besininden bahsediyoruz zeytinyağı diyerek, ama bir şeyi unutuyoruz. Bizim bölgemizde profesyonel olarak zeytincilik yapılmıyor. Bizim bölgemizde herkes bahçesinin kenarına birkaç tane zeytin ağacı dikiyor ondan biraz zeytin elde ediyor ve ondan evinin ihtiyacı kadar zeytinyağı elde ediyor. Kumluca’dan biliyorum, Kumluca Ziraat Odası son 15-20 yıldır zeytin fidanı dağıtıyor. Kumluca’da büyük bir zeytinlik alanı oluşmaya başladı. Ziraat Odası ilk defa bir zeytin sıkma ünitesi kurdu. Bugün randevu almak için zaman alamıyorsunuz. Ama yine ticarete yönelik değil ihtiyacı karşılamaya dönük, aile ihtiyacını gidermeye yönelik.

Buradaki fidanların geneli Ege Bölgesinden gelen fidanlar. Yani Gemlik zeytini dediğimiz o bölgenin fidanları. Halbuki bizim buradaki kendi endemik türümüz Tavşanyüreği zeytin dediğimiz bir zeytinimiz var, kalitesi oldukça yüksek. Yağ kalitesi oldukça yüksek. Ama içeriden bir fidan üretimi yok.

Orman köylüsünün buradan rant edinmesini sağlamamız lazım. Artık zeytinimizi üretmemiz lazım, kendi endemik zeytinimizi üretmemiz lazım. Tavşanyüreği zeytinini burada mutlaka hem yerel yönetimle hem de devlet ile desteklenmesi lazım, fidanlıklarının kurulması lazım ve ambalajlamayı kendimizin sağlaması lazım.

Muz, kuraklığa giden bir ülkede, muz seralarını artırmak intihar etmek demek. Ülkemiz kuraklığa gidiyor. Dünya da en büyük kuraklık yaşayacak bölgelerden biri de bizim Akdeniz Bölgesi. Bir muz fidanının bir yılda kaç litre su tükettiğini ortaya koyarsak, ne kadar kuraklığa gittiğimizi bu yağışlar olmadan, az yağışlarla karşılaştığımız zaman, yer altı suları aşağıya çekildiği zaman muzculuğun nereye varacağını, hayalet muz seralarının olacağını zannediyorum kestirmemiz hiç de zor olmasa gerek.

Muz seracılığı işi bitirilmeli Türkiye’de, çünkü tamamı yeraltı sularından besleniyorlar, bugün Konya’da yaşadığımız, Karapınar’da yaşadığımız en büyük sıkıntıları bu bölgede yaşamamız mümkündür. O yüzden gelecek günlerde bir muz çalıştayının da yapılmasını diliyorum.

Konuşmaların ardından Zeytin Çalıştayı 2 oturum halinde gerçekleştirildi.

CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal moderatörlüğündeki ilk oturumda Manavgat Ziraat Odası Başkanı Rasim Metin, Manavgat 'ta zeytincilik; Serik Ziraat Odası Başkanı Mustafa Yavuz, Serik 'te zeytincilik ve sorunları; Kaş Ziraat Odası Başkanı Ramazan Süer, Kaş'ta zeytincilik ve sorunları; Zeytin üreticisi Şakir Ergin,üretici sorunları; Manavgat Ticaret ve Sanayi Odası (MATSO) Üyesi Mehmet Ergen, zeytin ve ürünleri ticareti; Zeytincilik Araştırma Enstitüsünden emekli Dr. Nejat Özilbey, Türkiye zeytinciliğinin geleceği, sorunları ve çözüm önerileri konularında görüşlerini açıkladı.

Çalıştayın ikinci oturumunda ise Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Yılmaz moderatörlüğünde Antalya Ticaret Borsası Meclis ve Ulusal Zeytin Konseyi Üyesi Zafer Tan, Gazipaşa 'da zeytincilik ve sanayi; Zeytinyağı üreticisi Kamile İlkuçan, zeytinyağında markalaşma; Mudanya Ziraat Odası Başkanı Erdoğan Yıldız ve Gebiz Kasabası Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Adem Aktaş, zeytincilikte kooperatifleşme; Akhisar Belediye Başkan Yardımcısı Bedri Türk, Manisa'da zeytincilik ve yerel yönetimlerin desteği; Dr. Saadet Tuğrulay, Antalya Vakıf Zeytinliği ve yerel yönetimlerin zeytinciliğe katkıları konularında görüşlerini dinleyiciler ile paylaştı. (Ömer KARÇA)