Avukat Umut Çiftçi; “Ensest suçu çok yaygın ama gizli kalıyor”

  • 12 Ekim 2018
  • 1162

 

 

ANTALYA Barosu Manavgat Kadın Hakları Ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Kurulu sözcüsü Umut Çiftçi, çocuğa yönelik cinsel istismar suçlarında artış olduğunu belirterek, “Ensest, çok yaygın olmasına karşın bir çok durumda gizli kalmaktadır, zira çocuklar bunu açıklamakta güçlük yaşamakta” dedi.

Antalya Barosu Manavgat Kadın Hakları Ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Kurulu tarafından 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde Farkındalık Sergisi açıldı. Serginin açılışına Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen, mesleği avukatlık olan CHP Manavgat İlçe Başkanı Aliye Coşar ile Manavgat’ta görev yapan avukatlar katıldı.

Serginin açılışında konuşan Antalya Barosu Manavgat Kadın Hakları Ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Kurulu sözcüsü Umut Çiftçi, kadınlara ve çocuklara yönelik şiddettin sürdüğünü özellikle cinsel suçlarda günümüzde hat safhada önemli artış gözlendiğini ifade ederek, “Kadına yönelik şiddetin yaşanan biçimleri; kumalık, berdel, namus ve töre bahanesiyle işlenen cinayetler, zorla evlendirme, erken evlilik, bekaret kontrolü, cinsel taciz, cinsel saldırı, kadın ticareti, evlilik içi tecavüz, başlık parası, ensest, cinsel organların sakatlanması, erkek çocuk tercihi, eğitimde ayrımcılık, psikolojik baskı, ekonomik baskı şeklinde görülüyor” dedi.

MAĞDUR SUÇLANMAMALI, SORGULANMAMALI

Kadına yönelik işlenen suçlarda haksız tahrik olarak adlandırılan pek çok olgunun, kanunun düzenleme amacı ile ilgisi bulunmadığını vurgulayan Çiftçi, “Yine kravat ve takım elbiseden ibaret olan iyi halin indirim sebebi olarak görülmesinden vazgeçilmelidir. Cinsel suçlarda kadının ve çocuğun beyanı esastır, ne bunun ne de cinsel saldırı ya da istismar mağduru kadın ve çocukların davranışlarının tartışılacak bir tarafı yoktur. Bunların suça etkisi yoktur. Hiç kimsenin bir kadına ya da çocuğa ‘neden bağırmadın’, ‘neden kaçmaya çalışmadın’, ‘rızan var mıydı’ diye sormaya hakkı da yoktur. Cinsel şiddete maruz kalmış kadın ve çocukların soruşturma ve kovuşturma aşamalarında tekrar tekrar üstelik de kendilerini savunmak zorunda bırakılarak, dinlenmesi uygulamalarına son verilmelidir. Bu bağlamda mağduru suçlayan, mağduru sorgulayan, ve her koşulda ‘rıza’ dayatmasıyla çevreleyen bir anlayış ve yasal düzenleme olamaz. Doğru olan; failin yasal çerçevede sorgulandığı, işlediği suçun cezasını çektiği, ve suç işlediğinde cezasını çekeceğini bildiği bir sistemdir” diye konuştu.

2 BİN 153 KADIN ÖLDÜRÜLDÜ

Kadına yönelik şiddet sonucu öldürülen kadınların sayısının resmi rakamlara göre 2008 yılında 66 olduğunu belirten Çiftçi, “Daha sonraki yıllarda bu rakam katlanarak artmıştı. 2008 yılı dahil bugüne kadar son 10 yıl içinde şiddet nedeniyle öldürülen kadın sayısı 2 bin 153’tür. 2018 yılının ilk 2 ayı içinde şiddet nedeniyle 74 kadın hayatını kaybetmiştir” dedi.

MEDYAYA BÜYÜK GÖREV DÜŞÜYOR

Kadına yönelik şiddet ve ayrımcılığın ortadan kaldırılması için medyaya büyük görev düştüğünü belirten Çiftçi, “Yetkililerin ve medyanın, kadın bedeni üzerinden ürettikleri cinsiyetçi dili değiştirmeleri gerekmektedir. Her gün, reklamlarda, dizilerde, okullarda ders kitaplarında, kadını bir meta bir arzu nesnesi ya da evin içinde yuva yapan dişi kuş olarak lanse eden, kadının varlığını bu iki seçenekten birine indirgeyen yayınlar ve kadını ikincilleştiren söylemler son bulmalıdır” diye konuştu. Umut Çiftçi sözlerini şöyle sürdürdü;

“Medyada kadınlara ve çocuklara yönelik şiddet,taciz,tecavüz haberleri kamuoyuna aktarılırken kullanılan görsellere dikkat edilmesi, sanki suçluymuş gibi yere oturmuş ve yüzünü kapatmış görseller kullanılmaması, kadının mağduriyetini artıracak ,kadının yaşam biçimine ve özelliklerine odaklanan, yaftalayıcı, küçük düşürücü ve şiddeti meşrulaştırıcı haber ve yayın dilinden kaçınılmalıdır. Cinsel suçlarda utanması gereken mağdur kadın ya da çocuklar değildir. Bu nedenle kullanılan dil ve görsellere maksimum özen gösterilmesi gerekmektedir. Bu konuda RTÜK'ün de harekete geçirilmesi etkin bir şekilde sağlanmalıdır”

ÇOCUKLARA YÖNELİK SUÇLARDA BARİZ ARTIŞ

Son zamanlarda ‘çocukların cinsel istismarı’ suçlarında bariz bir artış görüldüğünü savunan Çiftçi, “Toplumda büyük infial yaratan Çocukların cinsel istismarı; zannedildiği gibi sadece sosyo-ekonomik düzeyi düşük ailelerde değil, her kesimde görülmektedir. Zannedildiği gibi nadiren görülen bir olay da değildir. Son yıllarda cinsel suçlarda ama özellikle çocuğun cinsel istismarı suçlarında hat safhada artış görülmektedir. Ensest, çok yaygın olmasına karşın bir çok durumda gizli kalmaktadır, zira çocuklar bunu açıklamakta güçlük yaşamakta, ayrıca açıkladıklarında da toplumumuzda aileye atfedilen değerler nedeniyle genelde ensestin üzeri örtülmeye çalışılmaktadır. Çocukların gelecek yaşantılarını de derinden etkileyecek bu durumlar,bazen gizli kalarak yıllar boyu sürmekte ve bıraktığı hasar çok daha ağır olmaktadır” dedi.



Yorumlar

Henüz hiç yorum yapılmamış. Şimdi ilk yorumu siz yapın!

Yorum Yapın

Email adresiniz gizlenecektir. Zorunlu alanlar (*) ile işaretlenmiştir.


Benzer Haberler