CHP Antalya Milletvekili Aykut Kaya, TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, Ekrem İmamoğlu’na yönelik başlatılan siyasi saikli hukuki sürecin yalnızca adaleti değil, ekonomiyi de hedef aldığını söyledi. Kaya, Merkez Bankası rezervlerinden borsadaki kayıplara, artan kredi risk primlerinden büyüyen borç yüküne kadar yaşanan ekonomik çalkantının faturası hakkında çarpıcı veriler paylaştı.
Konuşmasında, son üç gün içinde Merkez Bankası’nın 27 milyar dolarlık rezerv kaybettiğini, Borsa İstanbul’da şirketlerin değerinin 30 milyar dolardan fazla eridiğini belirten Kaya, “Ülkemizin borçlanma maliyeti bir anda 8–9 puan arttı. Bunlar sadece rakam değil; milletin cebinden alınan servettir, sofrasından eksilen ekmektir” dedi.
“Kur Artışının Bedeliyle Neler Yapılabilirdi?”
Kur artışının ülkeye 684 milyar liralık ek borç yükü getirdiğini söyleyen Kaya, bu kaynakla yapılabilecek kamu hizmetlerini sıraladı: “Tüm öğrencilere 4 yıl boyunca ücretsiz yemek, her ile kreş ve destek merkezi, 17 milyon emekliye toplam 40 bin TL bayram ikramiyesi verilebilirdi. Çiftçiye 5 yıl bedava mazot sağlanır, tarımsal ithalat azaltılırdı. 500 bin sosyal konut inşa edilebilir, milyonlarca kiracıya sıcak bir yuva sunulabilirdi.”
“Ekonomi Çökerken Kim Kazandı?”
Ekonomideki dalgalanmanın halkı yoksullaştırırken bazı grupların kazanç sağladığını öne süren Kaya, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’e seslenerek, “Kur yükselmeden hemen önce döviz alan ‘şanslı’ gruplar kim? Bu bilgiyi kimden aldılar? Halk kaybederken kim kazandı?” sorularını yöneltti.
“Hukukun Olmadığı Yerde Ekonomi Olmaz”
Aykut Kaya konuşmasını şu sözlerle tamamladı: “Bu zararın sorumlusu ne CHP’dir ne de hakkını arayan vatandaşlardır. Sorumlu, gücü kaybetme korkusuyla yargıyı siyasallaştıran iktidardır. Milletimiz adalete, ekmeğine ve Ekrem İmamoğlu’na sahip çıkıyor. Çünkü biliyor ki; hukukun olmadığı yerde ekonomi olmaz, adalet çökünce yalnız yargı değil, ekmek de küçülür.”
Ayşegül Ada Şenbaş / Haber