Teknolojinin gelişmediği dönemlerde, Toprak-Emek bileşimi üretim, köle olmadan gerçekleşemiyordu. Sümer-Asur-Mısır ve Roma İmparatoırluğu dönemlerinde kölelik, Hukuki statüye bağlanmış idi. Savaş esirleri köle sayılmış. Köleden doğanlar köle olarak kabul edilmişti.
Maalesef hiç bir din köleliği kaldırmadı. Aksine, kölelerin alım-satım ve kullanımı için kurallar koymuştur. Sebebi üretimden kaynaklanıyor. Köleler, tarım ve hizmet sektöründe üretimin parçası olarak yer alıyordu.
Batıdaki sanayi devrimi, beraberinde hür işçiye ihtiyaç duymuştu. 1818 yılında Fransada Kölelik kaldırıldı. Fransa’da köleliğin kaldırılmasının gerisinde Fransız Devrimi vardı.
1789 Ftansız Devrimi, toprak sahibi Aristokratlar ve Din Adamlarına karşı yapılmıştı. Giyotin ile aristokratlar ve papzaların kafası kesilince köleler ortada kaldı. Avrupa’da, İlk defa Fransa, devrim niteliğine köleliği kaldırdı. Köleler hür ve eşit vatandaş oldular.
Amerikayı köleler zengin etmiştir. İngiliz ve İspanyol köle tacirleri, Afrikadan insanları topluyor ve köle olarak Amerikaya taşıyor ve satıyordu. Amerikada köleliği 1861 yılında, Başkan Abraham Lincoln kaldırdı. Köleliğin kaldırılması, Amerika’da Kuzey-Güney Savaşının başlamasına neden oldu.
Kuzeyde sanayin gelişmesi, hür işçi talep ediyordu. Güneydeki toprak ağalarına ise köle lazımdı. Savaşı, Kuzey kazanınca, fiilen Amerikada Kölelik kalkmış oldu.
Osmanlı Padişahlarının ”köleliği kaldırma girişimlerine” Şeyhülislam karşı çıkıyordu. Köle tacirleri. ”KURANA mı karşı geliyorsunuz” iddiası ile köleliğin devamını sağladılar. Zira, Kuran’da köleliği düzenleyen hükümler var ve Üsküdar’da köle ticareti devam ediyordu.
Türkiye’de köleliği Atatürk kaldırmıştır.
Cumhuriyeti Kuran Atatürk, köleliği kaldırmakla yetinmedi. Eşit Vatandaşlık İlkesini de kabul etti. Eşit vatandaşlık ilkesi, ırk, din, mezhep ve cinsiyet farkı gözetmeden tüm vatandaşları kapsıyor.
