Haftanın konuğu: Yazar Fahriye Avcı

Yılmaz Ali: Kısaca kendinizden bahseder misiniz?

Fahriye Avcı: 01.10.1979 Zonguldak doğumluyum. Evli ve bir çocuk annesiyim. 1999 yılından beri Manavgat’ta yaşıyorum. 2014 yılında kadınların yüreğine ses olmak için Manavgat Kadınlar Kulübü isimli sosyal medya platformunu kurdum. Geride bıraktığımız on bir yılda ortaya koyduğumuz projelerle muazzam işlere imza attık.

Yılmaz Ali: Yazmaya ilk ne zaman başladınız? Sizi yazmaya iten duygu neydi?

Fahriye Avcı: Alında yazma serüveni uzun soluklu bir iştir. İki yıl önce içimde birikenleri yazmaya karar verdim. Yönettiğim platformda onlarca yaşam öyküsüne tanıklık ettim. Kâh kendimi onulmaz bir çaresizliğin içinde buldum kâh göğsüm kabardı. Ben de bu hikâyeleri harmanlayarak yazmaya başladım.

Yılmaz Ali: Kaç kitabınız var? İsimleri nelerdir?

Fahriye Avcı: Kadının Yedi Tonu isimli kitabım yayınlandı. Ancak yeni projeler üzerinde çalışıyorum. Umarım yakında ses getirecek bir kitabım daha yayınlanır.

Yılmaz Ali: Yazma ritüelinizden bahseder misiniz? Örneğin, hangi ortamda kendinizi daha verimli buluyorsunuz?

Fahriye Avcı: Yazmak için kişinin kendisiyle baş başa kalması gerekiyor. Ben de genelde el ayak çekildikten sonra bilgisayarın başına oturup yazarım. Bana kısık sesle çalan radyo ve kahve fincanım eşlik eder.

Yılmaz Ali: Kitaplarınızı yazarken gerçek yaşam hikâyelerinden etkileniyor musunuz?

Fahriye Avcı: Zaten benim yazma serüvenimin çıkış noktası da budur. Hemen her gün yeni bir hikâyenin ortasında buluyorum kendimi. Yaşanan bazı olaylar için “Keşke gerçek olmasa” dediğim olmuştur.

Yılmaz Ali: Yazarken duygu yoğunluğu yaşıyor musunuz?

Fahriye Avcı: Elbette yaşıyorum. Zaten o duygu yoğunluğunu yaşamadığınız zaman üretemezsiniz. Ben okurumla bir bütün olmak istiyorum. Hissettiklerimi onların da hissetmelerini istiyorum.

Yılmaz Ali: Çocukluğunuza dair en çok neyi özlüyorsunuz?

Fahriye Avcı: Bazen pişen bir ekmek kokusu, bazen körebe oynadığım anlar bazen de bayramlar beliriyor gözlerimin önünde. Mutlu bir çocukluk geçirdiğim için her şeyi özlüyorum. Dostlukların saf, duyguların temiz ve her şeyin karşılıksız olduğu o günlerin özlemini hep yaşıyorum. Çocukluğum köyde geçti. Babaannem bahçede topladığı domateslerin kokusunu hiç unutamıyorum. Düşünüyorum da insanlar da tıpkı o domatesler gibi doğal ve samimiydi. Ne yazık ki günümüzde bunların çoğunu yitirdik.

Yılmaz Ali: Etkilendiğiniz yazarlar kimlerdir?

Fahriye Avcı: Etkilendiğim çok yazar var ama benim idolüm İclal Aydın’dır. Onun kitaplarını severek okur, hayata bakış açısını çok beğenirim. Onun kaleminden etkileniyorum.

Yılmaz Ali: Sizce herkes kitap yazabilir mi? Yoksa yazmak yetenek gerektiren bir iş midir?

Fahriye Avcı: Ne yazık ki bununla ilgili bir kısıtlama ya da kriter yok. O yüzden her önüne gelen yazabilir ve kitap çıkarabilir. Ancak bunun doğru olmadığını düşünüyorum. Bir kişinin yazması için ciddi bir birikime sahip olması gerekiyor. Her şeyden önemlisi bolca okumak gerekiyor.

Yılmaz Ali:  Hobileriniz nelerdir?

Fahriye Avcı: Birden fazla hobim var. Gezmeyi ve yeni yerler görmeyi çok seviyorum. Gittiğim yerlerin kültürünü, yemeklerini ve geleneklerini merak ederim. Sanırım bilgiye aç biriyim. Hemen her şeyi öğrenmek isterim. Kadınların hayatına dokunmak, onlara destek olmak benim için görevden öte bir hobi oldu. Sabahın erken saatleri ve gece yürüyüşleri de sevdiğim aktivitelerdendir.

Yılmaz Ali: Yazın hayatınızdaki hedefiniz nedir?

Fahriye Avcı: Henüz yolun başındayım. Hedeflediğim noktaya gelmek için ciddi çalışmalarım var. En büyük hedefim çok satanlar listesinin zirvesini görmek. Bunu yapacak enerjim var.

Yılmaz Ali: Yazarken zorlandığınız dönemler oluyor mu? Oluyorsa o dönemi aşmak için neler yapıyorsunuz?

Fahriye Avcı: Dürüst olmak gerekirse zorlandığım zamanlar olmuyor. Çünkü işim gereği her zaman yeni olaylara şahitlik ediyorum. Zorlanmaya vaktim olmuyor.

Yılmaz Ali: Türkiye’deki okuma oranları hakkında ne düşünüyorsunuz?

Fahriye Avcı: Bu, toplumun her kesiminin kendisine dert ermesi gereken bir konudur. Resmi kurum ve kuruluşların yanında sivil toplum kuruluşları ve söz sahibi herkesin üzerine eğilmesi gereken bir mesele. Okuma oranlarını mutlaka yukarıya çekmemiz gerekiyor.

Yılmaz Ali: Yeni yazarlara ve yazar adaylarına neler tavsiye edersiniz?

Fahriye Avcı: Denemekten bir şey kaybetmez insan. Cesaretini topla ve dene. Belki de Türk Edebiyatının bir yıldızı olacaksınız. Ancak her şeyden önce kişinin kendisini geliştirmesi gerekiyor. Yazmak için ciddi bir alt yapıya sahip olmalı.

Yılmaz Ali: Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?

Fahriye Avcı: Öncelikle köşenizde bana yer verdiğiniz için çok teşekkür ediyorum. Aynı zamanda editörüm de olduğunuz için samimi bir söyleşi oldu. Size ve Manavgat’ın Sesi Gazetesi’ne teşekkür ediyorum.

Manavgat’ta birbirinden değerli yazarlar var, kentin yazarlarına sahip çıkmasını diliyorum.

Saygılarımla

Yılmaz Ali