NASIL REFAHA ULAŞIRIZ?

Asgari ücretin 22.104 lira olarak açıklanması, ortalığı karıştırdı. Muhalif politikacıların ve işçi temsilcilerinin açıklamalarına bakıyorum, HAMASET dolu. Hiçbiri ekonomik gerçeğin farkında dahi değil. Emek veriminin ücreti tayin ettiğini söyleyen yok.

Ekonomi bilimi “veriminden daha çok ücret artışı, maliyet enflasyonu olarak fiyatlara yansıyacaktır” diyor. Emeğin verimi ise daha çok sermaye ile çalıştığı zaman artıyor.

Ekonomi cahili bir kesim var. Hükümetlerin asgari ücreti belirlediğini zannediyor. Asgari ücreti, ortalama emeğin marjinal verimi tayin eder. Hükümetler, var olan ekonomik gerçeklerin dışına çıkamaz. Çıktıkları taktirde, ekonomik kurallar harekete geçer. Ekonomik kurallar acımasızdır. Ücret artışını piyasaya yansıtamayan iş yeri kapanır. İşçi işsiz kalır.

Şu gerçeği kabul edeceğiz. Reel ücretin artması, sermaye birikimindeki artışa bağlıdır. Yeterli sermaye yok ise, iş yeri açılamaz. İşçiye işi iş yeri veriyor. Ne kadar çok iş yeri olursa, o kadar çok işçi talebi olur. İşçi iş bulur, işçi ücreti artar. İş yeri ise sermaye ile açılıyor.

Maalesef SERMAYE BİRİKİMİNİ tamamlayamadık. Batı, emperyalizm yoluyla SERMAYE biriktirdi. Bu günkü BATI ALEMİ, atalarının birikimleri sayesinde belli bir refahı tutturuyor. Bizim atalarımız ise hiçbir zaman sömürgecilik yapmadı. Emperyalist olmadı.

Osmanlı TOPRAK İMPARATORLUĞU idi. Sermayenin farkına dahi varamadı. Sermayeli üretim diye de tanımlanan sanayi üretimi karşısında tutunamadı, Yıkılıp gitti. Bize topraktan başka bir şey bırakmadı.

Cumhuriyet, sermaye birikiminin farkındaydı. En kolay bankalar kanalıyla sermaye birikiyor. Atatürk, 1924 yılında İŞ BANKASINI kurdu. İş bankası ülkemize yüzlerce fabrika ve iş yeri kazandırdı. Başka bankalar da kuruldu. Onlar da iş yeri kazanımına katkıda bulundular. Ancak yeterli değil.

Ülkemizin refaha ulaşabilmesi için SERMAYE BİRİKİMİNİ tamamlamamız gerekiyor. Emperyalist değiliz. Sömürgeci değiliz. Petrol ve doğal gaz gibi para kazandıran kaynaklarımız yok. Sermaye biriktirmek için tasarruf etmekten başka çaremiz yok.

Refahı artırmak için sermayeyi artırmamız şart. Sermayeyi artırmamız için tasarrufu artırmamız gerekiyor.

Tasarruf = Üretim-Tüketim formülü ile ifade edilir. Tasarrufu artırmak için yol bellidir. Çok üreteceğiz, ürettiğimizden az tüketeceğiz.

Bunu başaramadığımız taktirde, sermaye biriktiremeyiz. Sermaye birikimi artmayınca, daha çok iş yeri açılamıyor. Reel ücret artamıyor ve beklenen refah gerçekleşmiyor.